.

.
Spina bifida ve hidrosefali hastası biricik kızıyla evde etkinlikler yapan, okul öncesi oğretmeni bir anneyim.

30 Nisan 2015 Perşembe

anne yapımı saç bandı (hairpin construction)

Yeni bi toka daha yaptım ama bu sefer yapım aşamalarınıda çektim. Annem iş yerine gönderilen çiçeklerin üzerinden çıkan ve atılacak olan bu kurdeleleri bana getirmişti, ben yine bi etkinliğimde kullanırım diye saklıyordum. Nasip kızımın saç bantlarınaymış. Gri renkte bi kaç elbise alınca üzerine takacak tokamız yoktu, elimde de bu renk kurdeleler olunca böyle bir toka çıktı ortaya.
 

 
Baktım her tokaya yeni bi bant, başa çıkamıyorum; bende yine bi fikir buldum. Bir tane bandın üzerine cırt cırt diktim, çırt çırtın diğer eşini yaptığım tokaların altına diktim. Bu sayede hangi renk kıyafet giyiyorsam o renk tokayı bantın üzerine çırt çırt ile yapıştırıyorum. Bazen bant takmayacağım zaman ise küçük bi tokanın da üzerine çırt çırt yapıştırdım bazen toka ile bazen de bantın üzerine takıyorum. Çok kullanışlı oldu bu sayede. 

İşte bu da benim küçük mankenim!!!

Duygusal yol :-)

 
 
Bebekler Nasıl Öğrenir?
 
        Bebekler dünyaya uyum sağlamak amacıyla donatılmış özel yetenekleri sayesinde, doğumdan itibaren çevresini keşfetmeye başlar. Keşif çabasında kullandığı temel araçlar, doğuştan getirdiği reflekslerin yanında sahip olduğu duyu organlarıdır. Görme, işitme, dokunma, koku ve tat alma gibi farklı duyularını kullanarak dünyayı algılayan bebeklerin beyin hacmi, ilk doğum gününe kadar iki katına çıkar. Bu da bize özellikle erken dönemde bebeklere zengin duyu deneyimlerinin sunulmasının onların zeka, psikolojik ve sosyal gelişimi gibi birçok konuda önemli katkıları olduğunu göstermektedir. (ALINTIDIR)
       Bende bu amaçla kızıma hep farklı farklı uyaranlar sunarak öğrenmesini arttırmaya çalışıyorum. Bu etkinliğimizde değişik özellikteki nesnelere dokunarak öğrenmesini zenginleştirdim.
       Kızımın yürüyebilmesi için fizik tedavi şart, bunun dışında alternatif yöntemlerde arıyorum. Yaptığım araştırmalarda egzersizle birlikte masaj ve değişik uyaranlarında oradaki sinirleri uyararak hissetmeyi arttırdığını öğrendim. Bu etkinliği hazırlarken de bunu düşünerek nesneleri çeşitlendirdim. Tüm nesneleri önce elle dokunarak keşfettik sonra da bacaklarına dokundurarak ordaki sinirleri uyarmaya çalıştım. İnşallah faydası olmuştur. Şifa Allah'tan. Önce Rabbimden bunu isteyip sonra elimden geleni yapıyorum.
 
         

 
          Sırasıyla önce içine jöle doldurduğum kilitli poşete dokunduk, inceledik, üstüne bastık. Çok farklı bir doku oluştu. Daha sonra bunun içine değişik pul ve boncuklar koyarak  duygusal bir oyuncak yaptım. Onu da inceleyip mıncıklamak çok hoşuna gitti.
         Sonra; ip, elyaf, ismini tam bilmiyorum ama eşyaların üstüne sarılan çıt çıt patlatılan laylon :). Sonra tahta, kalın kum, ince deniz kumu, ılık su, yumuşak havlu,hediye paketi, halı kaydırmaz, içine su doldurduğum kilitli poşet ve tırtıklı bir zemin oluşturmasını istediğim için bir karton üzerine ince bulgur yapıştırdım .Bunun yerine zımpara kağıdı yada simli eva da olabilirdi ben bulamayınca böyle yaptım. Kızım üzerlerinde yürüyemediği için sırayla hepsinin yanında durarak dokunduk, inceledik, döktük :-) Bi kaç gün koridorda durdu gelip gelip oynadık.

29 Nisan 2015 Çarşamba

Tertemiz parmak boya oynamanın iki yolu,,,,

             ilk parmak boyayla tanıştığımızda kızım 11aylıktı. Bir hevesle başlayıp bir daha yapmayacağım diye kendime söz veriğim bir etkinlikti. Çünkü her yer boya olmuştu. Ben kendimi düşünüp böyle bi karar almıştım ama kızım benim yüzümden parmak boyadan mahrum mu kalsın. Bende düşündüm ne yapsam ne yapsam da hem kızım oynasa, hem de etraf batmasa....  Hazırladım parmak boyaları doğru banyoda duşakabine..... Döktüm üçrenk parmak boyasını , ebrarıda oturttum içine :-) Önce şaşırdı biraz tereddüt etti ama sonra alıştı, Hererini boyadı. Ayaklar bacaklar eller kolar... Duşakabinide boyadık. İşin içine bende girince resim çekemedim daha fazla, her yer boya oldu.Zaten banyo yapacaktık, hem de banyo öncesi güzel bir etkinlik oldu. Sonra küveti su ile doldurup hayvanlarını yüzdürdük. Suya vurup sıçratmayı çok seviyor. Temiz ve eğenceli bir etkinlik oldu.
 
             Yine parmak boyası yapmanın başka temiz ve eğlenceli hali Kilitli poşet içinde cama yapıştırarak...
           Salonun camından arabaları izlemek çok sevdiği bişeydi, şimdi bide cama bunları yapınca hiç çıkamıyoruz salondan. Kucağıma alınca beni doğruca buraya getiriyor. Bu etkinliğimiz çok uzun sürdü, her geldiğimizde bu boyaları bi mıncıklıyoruz, cama pat pat vuruyoruz. Tabi resim çekemedim kızım kendi desteksiz duramadığı için, ben tutuyorum sürekli.
           Parmak boyası yapmak isteyenlere bu iki yöntemi kesinlikle tavsiye ederim!!!!!
 
 

27 Nisan 2015 Pazartesi

Kahverengi mobilyaların beyaz mobilyalara geri dönüşümü

                                         Kahverengi mobilyaların geridönüşümü :-)
 
                  Yaklaşık bi beş yıl öncesine kadar yeni evlenen ya da yeni mobilya alanların eşyaları hep böyle koyu renkler olurdu. Allahtan mobilyaların rengi değişti de evlere gün doğdu:-) İnsanın içi kararıyo bu mobilyalara bakınca.
              Facebookta uzun süredir geridönüşüm gruplarını takip ediyordum. O gruplarda herkes böyle koyu renk eşyalarını boyuyolardı. Onlardan cesaret alarak annemlerin aklına girdim ve başladık boyamaya. Başta çok kararsızdık ya olmazsa daha kötü olursa diye bir cesaret başladık. Boyamızın Markası Polisan X1. Malzeme olarak sadece boya ve rulo fırçalar kullandık. Yaklaşık 2,5 lt boya harcadık.
              Annemler bu mobilyaları kısa süreliğine kullanacakları için o kadar dayanıklı yapmadık boyayı ama uzun süre mobilyalarını kullanmak isteyen olursa, önce mobilyaları zımparalayıp astar boya sürdükten sonra Polisan X1 i 3 kat sürebilir. Biz sadece 4 kat boya sürdük. 3 günde bitti. Boyanın kokusu olmadığı için içerde tv izlerken bile bir yandan boyanabilir. Boyanın bir güzelliği daha yerden ve camdan boya lekeleri çok çabuk çıkıyor. Yağlı boya gibi değil. Su bazlı olduğu için temizliği çok kolay oldu. Ben sandalye ve koltukların da yüzünü değiştirelim dedim ama annemler yanaşmadı. Bence bu işe kalkışanlar sadece kumaş ve mobilya zımbası alarak da bu işi yapabilirler. 25tl zımba 75 tl civarıda kumaşlar tutsa. boya zaten en fazla 50 tl tutar. 150 tlye tüm salon yenilenebilir. Bu eski mobilyalar çok sağlam oluyor. Bence böyle oturmak yerine 3-4 günü ayırarak çok daha güzel bir salonda oturulabilir. Sadece biraz CESARET....


26 Nisan 2015 Pazar

oobleck çıngınlığı

 
 
              Bizde katıldık bu oobleck çıngınlığına:-) Bir süredir takip ettiğim gruplarda bütün çocuklar oynadı bu oobleckle, bizim neyimiz eksik biz de oynayalım dedik ama bence bizim için biraz erken oldu, gerçi kızım çok eğlendi benim maksadımda onun eğlenmesi zaten :-)
            Mısır nişastasını su ile biraz seyreltip boza kıvamına getirdim. Ben biraz renkli olsun diye gıda boyası da ekledim. Ebrarın önüne koyunca başta her zamanki gibi tereddüt etti, sonra öyle eğlendiki her taraf nişasta oldu. Nişasta başta borcam soğuk olduğu için katı gibi duruyor fakat elimize alınca su gibi akıyor. Çok farklı bir dokusu var. Çok eğlenceli bir etkinlik.
 
 

Saç kremi ve mısır nişastasından oyun hamuru yapımı,tarifi

                   Yeni bir oyun hamuru tarifi: Saç kremi, mısır nişastası ve gıda boyası. Malzemeleri az, yapımı kolay oyun hamuru. Dokusu mükemmel. Önce bir miktar saç kremini bi kaba boşalttım. Sonra üzerine istenilen kıvama gelene kadar mısır nişastası ekledim. Daha sonra hamuru parçalara ayırıp gıda boyasıyla renklendirdim.
                   Ben yaparken çok eğlendim. Yoğurması, şekil vermesi çok güzel. Yumuşacık. Gıda boyasıyla renklendirince renkleri çok güzel belli etti, fosforlu gibi oldu :-)
                   Yalnız bi sakıncası var, bu hamurda saç kremi olduğu için bebekler ağzına aldığında sakıncalı. Ebrar bi kez ağzına alınca ben hemen kaldırdım ama baya oynadık. Tam anaokulu çocuklarına oynatılabilecek bir oyun hamuru. Biz denemiş olduk ama 3+ yaş çocuklara tavsiye ederim mutlaka.

Duygusal şişeler (sensory bottles)

     Ebrarın yine eski oyuncaklarından olan duygusal şişeler. Şuan yenileri eklenerek çoğalıyor. 6 aylıktan itibaren yapmaya başladım bu şişeleri. İki elle tutma becerisi başladıktan sonra bu beceriyi arttırmak için güzel bi yöntem oldu. Başta hafif şişelerle başladım, şuan artık ii su dolu ağır şişeleri de kaldırabiliyor, hatta sallıyor bile. Sallayıp içindekileri incelemek çok hoşuna gidiyor.

 


Zeytinyağ ve gıda boyasıyla renklendirerek hazırladığım şişe. Ayçiçek yağı ile daha iyi olur sanırım bizde başka yağ olmayınca bunu kullandım. Biraz yoğun gözüküyor. Sallayınca çok farklı bir görüntü alıyor. Sonra tabiki zeytinyağ üste çıkıyor :-)

 
 

               Diğer şişede renkli saçbantları var. Bir diğerinde Simli su ve bulaşık deterjanı. Deterjanlı su sallamayınca köpükleri sönüyor. Kızım onu sallayıp köpürtmeyi çok sevdi.



Bu şişede ise simli boncuklu su var. Sallayınca güzel bir görüntü alıyor. Diğer şişe bebek yağ şişesi içine bi kaç renkli toplu iğne koydum. Yagda daha hafif hareket ediyorlar. Hem de yağ boşa gitmemiş oldu.
 
 
 

        Bunu yabancı bi sitede görmüştüm. Denizanası gibi bi görüntüsü vardı. ben içine renkli kâğıt da koydumki takip etmesi kolay olsun. Şişeyi ters çevirince kağıt yukarı çıkıyor. Buzdolabı poşetinin içine renkli kâğıt koyup bantladım. Geri kalan kısmını püskül gibi kestim.

25 Nisan 2015 Cumartesi

Ayakkabı kutusundan oyuncak yapımı

 
                                             Yine anne yapımı bir oyuncak daha...
            Kızım 8 aylıkken bu oyuncağı yapmıştım fakat içine elini sokmamıştı. Korkak bi yapışı var kızımın. Ben de daha da cesaretlensin diye içine sevdiği nesneleri saklıyorum. Onlardan cesaret alarak 11 ay civarı oynamaya başlamıştı bunlada kızım. Şimdi çok rahat oyuncağı eline verince hemen içine bişey saklar sonra bulmaya çalışır.
            Ayakkabı kutusundan yapmıştım. bu oyuncağıda. İçinde ise iki adet mama kutusu var. Kapaklarını kestim kutunun içine sağ ve soldaki bölüme yapıştırdım. Topu içine atınca kutunun içinde karışmıyor. Dairelerin biri tam,değeri yarım açık. Diğer daire ise kapalı.

24 Nisan 2015 Cuma

0-6 ay bebek oyunları(0-6 mounth baby play)

           0-6 ay bebeklerle oyun oynamak biraz zordur. Daha doğrusu vakit kalmaz zaten yarı uyur yarı uyanık geçer zamanları. O zamanlarda da altını değiştir, emzir gazını çıkar hele de bide ilk çocuksa bilgisizlik, deneyimsizlik üst üste gelir insan ne yapacağını bilemez, yada bular sadece benim için geçerli. Benim ilk 6 ay böyle geçti anne olduğumu anlayana kadar bi de baktım kızım büyümüş. Zaten kırkımız çıkana kadar nerdeyse her gün hastanedeydik, 2 ameliyat geçirdi. O zor günlerde tek derdim kızımın iyileşmesiydi. 2. aydan sonra yavaş yavaş dertlerimizde azalınca evde güzel vakitler geçirmeye başladık. İlk başta bir nesneyi takip edebiliyor mu onunla ilgili oyunlar oynadık. Boynunu dik tutabiliyor mu onunla ilgili egzersizler yaptık. 3-4 aya gelince nesneleri tutabilmesi için oyunlar oynadık. Tabi benim kızım o kadar uğraşmama rağmen hep geç kazandı bu davranışları. Hamdolsun Rabbime kazandıya, ama o zamanlar ben hiç yapamayacak diye çok üzülüyordum çünkü aynı hastalıktan olan arkadaşların çocukları hala yapamıyordu bazı fiziksel hareketleri. Hamdolsun biz en fazla bir ay geriden gelerek 6. ayımızı bitirdik.
          Birde küçük bebeklerin oynaması için eline ne versem hep bi uyarı alırdım. Onu yutar,gözüne batırır. Eeee napcaktık öle boş boşmu dursun. Ben o zamandan beri hep eline değişik değişik nesneler verdim incelesin diye. O yüzden benim kızım hiç o pusette boş boş oturup etrafı izlemedi. Hep bir şeylerle uğraşmak istedi. Benim açımdan çok zordu onu her zaman oyalamak ama olsun bunların kızıma çok şey kattığının farkındayım. Çocuklar dünyayı duyularıyla tanır. Bende bunun için değişik duyularına hitap eden oyun ve oyuncaklar hazırlıyorum. Birde bebekken tehlikeli olmasın diye önlemler almak lazım. Bu nedenle bu poşetlerin içindeki nesnelerle oynaması hem güvenliği,hem de merakını cezbetmesi açısından güzel bi etkinlik oldu. Kızım yeni yeni tutmaya başlayınca evirdi, çevirdi oynadı. Bebekken yine resmini çekmediğim için geçenlerde yine eline verip resmini çektim. Şimdi daha bi dikkatli bakıyor ve açmaya çalışıyor, o zamanlar sadece dokunuyordu.
           Üç farklı poşet. Birinde sert ve hafif malzemeler var. Kaldırması da kolay olsun diye. Diğerinde yumuşak ve renkli nesneler. Diğerinde ise jöle ve renkli pullar var. Dokusu çok farklı ve içindeki nesneler dikkat çekici. Hepsiyle ayrı ayrı onadı, inceledi. Patlatamadı hiç birini.
           Biraz daha büyüyünce yine içinde mavi su ve değişik nesnelerin olduğu bir poşet hazırlamıştım. Onun resmini çekmişim. Yine onunla da uzun süre oynamıştı. Yeni bir şeye dokunurkenki yüz ifadesi beni çok güldürüyor. Sanki tiksinir gibi bakıyor. Yavaş yavaş elliyor, sonra zamanla alışıyor....
       
 
    

23 Nisan 2015 Perşembe

0-6 ay bebek oyunları(0-6 mounth baby play)

              Bebekken yaptığım bir oyuncaktı bu, o zaman blog yazmayı düşünmediğim için hiç resim çekmemişim. Geçen oyuncakların içinde bulup bunu da paylaşayım dedim ve kızımın eline verdim. Şimdi oynarken oyuncağın en ince ayrıntısını farketti,minicik parmaklarıyla onu sökmeye çalıştı. Bebekken sadece evirip çeviriyordu. O zaman tutma becerisi yokken ben tutabildiğine bile çok sevinmiştim. Şimdi ise tutmayı bırak parçalayabilecek kadar güçlü :-) Bu tarz oyuncakları bebek pusetine asıp mobil olarak, elleriyle ulaşabilmesi için de kullanılabilir.
           Plastik bi halkanın üzerini önce elyafla kapladım ki biraz yumuşak olsun. Sonra üzerine kurdele ile sardım. Renkli kurdelelersen uzunlu kısalı keserek üzerine bağladım.
 

                      
               Bu oyuncak da üsteki oyuncağı yaparken biten kurdele makarasından yapıldı :) Kurdele bitince atmak istemedim. Ne yapsan ne yapsam bende oyuncağa çevirdim. Bebekken hep önüne bir nesne koyar onu takip etmesini isterdim. Gözlerinin görüp görmediğini test edip dikkat seviyesini arttırmak için.Oyuncaklar sesli ve koyu renkte olunca daha iyi takip ederdi. O yüzden bende bu makaranın yüzünü siyah eva ile kaplayıp içine yani makaranın orta bölümüne boncuk koydum. Bu sayede hareket ettikçe ses çıkaran ve bebeklerin daha iyi görebilmesi için siya renkte bi oyuncak oldu. Bebekken yere bir yastık koyup üstüne yüzsüstü yatırıyordum ebrarı, sonra parkede bu makarayı sallayıp yerde yuvarlıyordum. Gittiği yere kadar takip ediyordu miniğim. Benim için nasıl bir mutluluktu anlatamam....

20 Nisan 2015 Pazartesi

Ebrar Köyde

Bu hafta sonu dedemizin köyüne gittik. Aslında yazacak o kadar çok şeyim birikti ki ama bu hafta sonunu paylaşmadan geçemedim. Çok verimli geçti her anlamda. Aslında bizim amacımız dedemizi ziyaret etmekti ama dedemiz hayvancılıkla uğraştığı için tüm hayvanları yerinde görme fırsatı bulduk.
Geçen hafta evcil ayvanlar parkına gitmiştik. Kızım hayvanları görünce o kadar korktu ki boynumdan hiç inmedi. Köye gidince de öyle yapacak sandım fakat hiç de öyle olmadı. Bi yanımda koyunlar, bi yanımızda köpekler kızım o kadar rahattı ki çok şaşırdım. Hep resimlerde gördüğümüz hayvanların gerçeklerini görmüş olduk. Hepsini tanıdı artık seslerini çıkarınca anlıyor.
 

                                                     
          Köyde çimenlere yattık, köpeklere horozlara baktık. Açık havada tahta üzerine resim yaptık. Toprakla aktarma yaptık. Aslında daha çok malzememiz olsaydı toprakla oynanabilecek o kadar çok oyun vardı ki şimdilik sadece kürekle bardağa aktarma yaptık.kedilere baktık. Kuzulara çobanlık yaptık.

                     
         sonra eve geldik ve hikaye kitabımızdan hayvanları tekrar ettik. Cep telefonumda hayvanlar ve sesleriyle ilgili uygulamadan seslerini dinledik. Artık kitaba daha bi anlamlı bakıyor. Seslerini çıkarınca tanıyor. 'Hadi kızım mööö yü göster' deyince açıp buluyor :-)
             Dedemiz bizi boş gönderirmi hiç... Organik yumurta, süt, tereyağ, koyun eti... Oooo tam kızımın sevdiği şeyler. 6 aylıktan itibaren kuzunun eti,kemiği, kellesi, beyni, işkembesi, paça suyunu, ciğeri neyi varsa yedirdim. Tüm yemeklere kemik suyuyla yapmaya çalıştım. Yoğurdu kendim mayaladım. Yumurtayı pek sevmez yemeklerine azar azar katarak yedirdim. Hem kemik gelişimi için belki bacakları güçlenir diye hem de bağışıklık sistemi güçlü olsun diye. Bunlardan mıdır bilmem kızım hiç hasta olmaz. Hele ben bu sene üşüdüğüm kadar hiç bi sene üşümedim ama hiç hasta olmadım. Hamdolsun  Rabbime...



Pipetlerle dikkat geliştirici oyunlar

 
      Kızımın artık yapabildiği oyunlardan biri de bu. Belki 1-2 ay öncede yapabilirdi ama ben bu oyunu atlamışım. Çok basit fakat el-göz koordinasyonu için mükemmel bir oyun. Malzemeleri de çok kolay temin edilebilir.Bir adet şişe ve pipet. Bir kere gösterdikten sonra hemen kendi yapmaya çalıştı şimdi her gördüğü şeyi şişenin içine amaya çalışıyor. Azimle şişenin içine pipetleri atmak için uğraşıyor.

            Yine pipetle oynanabilecek güzel bi oyun. Yumurta kolisinin deliklerine taktığım pipetleri çıkarmaya çalıştı. Sonra kendi takmaya çalıştı ama şuan yapamıyor. Gerçi ben bile yaparken zorlanıyorum :-) Çok fazla dikkat ve koordinasyon geliştirici oyunlar.

konserve kutularından oyuncak yapımı

 
              Artık materyal toplamayı çok severim, mutlaka bundan sonra bişey yaparım diye topluyorum herşeyi. Her ne kadar eşim ve annem şikayetçi olsa da onlara rağmen başarıyorum, kilere saklayarak :-)
             Eeee atarmıyım ben konserve kutularını... Bide mısır kutularının üzerine eski çoraplardan geçirerek kalemlik yapmıştım...
         Bu konserve kutularından kızıma güzel bir oyuncak yaptım. Üç boy konserve kutusunun üzerini keçe ile kaplayarak sıralama silindiri yaptım. Bu oyuncak su an tam gelişimine uygun. Üst üste dizebiliyor. Aslında ben bu oyuncağı ebrar 10 aylıkken yaptım ama o zaman iç ilgisini  çekmedi ve yapamadı. Böyle olunca bu oyuncakları saklıyorum ara ara çıkarıp yapıp yapamadığına bakıyorum. 15 aylıkken yapmaya başladı çok mutlu oldum. Aslında bizim üst üste dizmeli oyuncaklarımız var ama onu hala yapamıyor, o oyuncakların sayısı çok, sırasını karıştırıyor hem de plastik olduğu için dizerken daha çabuk devriliyor. Benim yaptığım oyuncak hem daha ağır devrilmesi zor hem de sayısı az karıştırmadan sırayla diziyor. Yani bu oyuncak onun başlangıcı gibi oldu. İlerde İnşallah onu da yapar güzel kızım.
        Sadece üst üste dizmek için değil iç içe geçerek de sıralanabilir, yan yana dizerek de. hatta ilerde renkleri öğretirken ya da büyük-orta-küçük kavramını öğrenirken de kullanılabilir. En olmadı dışını biraz süslerim kalemlik olur, saksı olur.. :-) :-) :-)

17 Nisan 2015 Cuma

Montessoride Ev Düzeni Nasıl Olmalı

      Montessori eğitiminde ev düzeni büyük önem kaplamakta.  Montessori eğitiminde ev düzenindeki amaç çocuğun hayatını kolaylaştırmaktır. Çocuğun kullananacağı tüm nesneleri çocuğun boyutlarına uygun olarak düzenlemelidir çocuk kendi ihtiyaçlarını kimseden yardım almadan kendi yapabilsin.. Her odada mutlaka çocuğunuza ayrılmış bir alan olmalı.Bu düzenlemeler sayesinde çocuk daha özgür ve kendini bu eve ait bir birey olarak hissedecektir.

      Montessori yönteminde ev düzeni hep aklımdaydı fakat Ebrar daha dönemezken buları yapması hayaldi benim için....
       Hamdolsun Rabbime Ebrar artık sürünmeye başladı. Henüz emekleme şeklinde değil ama buna şükür İnşallah zamanla emekleyip yürüyebilecekde... Canım kızımın fizik tedavide o kadar yorularak sürünmeyi öğrendiki, onu daha da sürünmeye teşvik etmesi için odasını babasıyla ona göre düzenledik. Şimdilik sadece odası zamanla inşallah evin tüm odalarında kendine ait bölümler oluşturacağım.
 
 
Kitaplarımız için babamız bize bi raf yaptı. Raf için en uygun yer orası diye düşündüm. Zaten oda küçük her yer dolu, bi tek bu duvar boş gibiydi. hemde uyku öncesi hazırlıkta bi rutin oluşturduk bu sayede kendi uykuya dalabiliyor. Akşam 7 gibi yemeğimizi yedikten sonra odamıza gelip altımızı değiştiriyoruz. Yatarken hemen altını kapatmıyorum hem hava alıyor, o sırada ben rutin fizik hareketlerimizi ve masajımızı yapıyorum. Masaj yaparken canım annemin aldığı ozon yağıyla masaj yapıyorum ayaklarına, hem rahatlıyor hem kaslarımız güçleniyor. sonra altını kapatıp pijamalarını giydiriyorum. Büyük yatakta kitapların resimlerine bakıp sakin uyku öncesi dil gelişiminide desteleyen bi etkinlik yapmış oluyoruz ve iyice uykusu gelince ışığı kapatıp üstünü örtüyorum. Odadan çıktığımda hala uyumamış oluyo ama kendi uykuya dalabiliyor. Ekstra bi durum olmazsa kendi uyuyor, uyuyamazsa gelip emziriyorum o zaman kesin uyuyor :-)

Oyuncak rafımızı kapaksız ve kısa boyutta tasarladık. Bu dolabı kızımın beşiğinin alt bölümünde olan çekmecelerin çerçevesini kullandık. Hem beşiği kaldırınca koyacak yer olmadıgından böyle değerlendirmek çok mantıklı ve yeni bi dolap almadığımız için çok hesaplı oldu. Sadece orta bölümüne iki adet raf kestirdi eşim birde alt bölümü açıktı oraya da düz tahta keserek birleştirdik.
Peteğin önüne yerleştirdimki hem yerden tasarruf edelim, hem de peteğin ısısını engellemeyelim. Kızım Bu oyuncakları görünce sürünerek ulaşmaya çalışıyor. Otururkende rahatlıkla ulaşabiliyor.

Beşiğindeki yatağını kullandık. Duvara gelen kısıma eski bi kanepenin süngerini yerleştirdim. Üzerine de battaniyelerri serdim. Kızım uyanınca tavşan nerde  kızım deyince gösteriyor. Birde kızıma uygun masa almamız lazımdı fakat daha tam destekle oturamadığı için kendi boyuna uygunda olsa sandalyeden düşebilirdi, o yüzden salonumda duran orta sehbayı kullandık hem sandalyeyede gerek yok bacakları altına sığıyor ve çok geniş. Sağda boş kalan yere de oyuncak kutularımızı koydum.

Dolaplarımızıda hemen kapını girişine koyarak yerden çok tasarruf ettik. Ortada çok geniş bi yer kaldı bize. Dolabının kapağına küçük bir ayna yapıştırdım. uyanınca kendimize bakıyoruz. Dolabın bir çekmecesini çıkarttım ve içine bebeklerini yerleştirdim burda da bebeklerimizle oynuyoruz.



Bebek küvetindeki oyunlar



      Kızım doğmaya yakın alışveriş yaparken herkes gibi bizde aldık bu banyo küvetini, ilk bir kaç ay çok işimize yaradı ama sonra ne yapcamı bilemedim evde kalabalıkdı. Bari oyunlarımızda kullanalım dedim boş boş durmasın dimi...
          Geçen yaz çok işime yaradı içine su koyup oynadıki balkonda, kışında işime yaradı toprak koyup oynamıştık. Şimdi de gazete ve top küveti oldu.
       Gazeteleri getirdim. Ben yırtmaya başlayınca çok hoşuna gitti kızımın o da yırtmak istedi,beraber yırttık küveti doldurduk. Sıra küvetin içine girmeye gelince kızım biraz korktu. Zaten başta herşeyden korkar. Ben de içine oyuncaklarından bazılarını sakladım onları bulmaya çalıştık. İyice alışınca içine oturtturdum. Surat ifadesi çok komikti hemen çektim. Sonra sonra alıştı. Havalara uçurduk kağıtları, eğlendik bayaa. Bi kaç gün kaldı odamızda değişik oyunlar kurarak oynadık.
       Top havuzunda korkmadan oynadı tabiki. Tüm topları dışarı atıp 'attııı' diyor canım kızım. Zaten 'baba' kelimesinden sonra ilk kelimesi 'attıııı'. Herşeyi  attığı için kolay oldu öğrenmesi. Sepetin içine iki eliyle aynı anda attı topları sanki acelesi var biran önce doldurdu :-)
       Küvet oyunlarına devam edicez bakalım bundan sonra nasıl kullanırız küveti, şuan hiç bi fikrim yok ama her an gelebilir :-)

14 Nisan 2015 Salı

marakas ve çıngırak yapımı


Farkettim de kızıma hiç çıngırak tarzı oyuncak almamışım, hepsini kendim yapmışım :-)
       
       Bebeklerin ilgisini renkli ses çıkaran oyuncaklar çok çekiyor, hele de ses geldiğini farkedince direk sallamaya başlıyorlar. O yüzden bebekliğinden beri bu oyuncaklarla oynamayı çok seviyor. Oynarken pek resmi yok o zamanlar blog yazma fikri olmayınca pek resim çekmemişim.
       Zamanla yenileri eklenerek de çoğaldı oyuncaklarımız. Yapımı basit, yine evde bulunan malzemelerden yapılıyor. Bardaklar, kaşıklar,takı-tesbih kutuları ve kapaklardan yaptım.
      Şönile dizdiğim kapakların içinde boncuklar var. Aynı boyda iki adet kapağın içine boncuk koyup, yanlarından bantladım. Ortalarından tığı ısıtıp deldim ve şönile dizdim.
    

9 Nisan 2015 Perşembe

2'li yapboz

 
Daha kızım çok küçük yapboz yapabilecek olgunlukta değil :-) ama bunu yapmamdaki amaç kızımın şekillere odaklanıp ikiye ayrıldığındaki tepkisini gözlemlemek :-) , Karşına geçip şekillerin arkasına saklanıyorum ve ortadan ikiye ayrılınca çok şaşırıyordu. İlerde gerçek amacı için yani yapboz olarak kullanıcaz ama şimdilik böyle eğlenceli bir oyun oldu...
Resimleri boyama kitabı almıştım ordan boyayıp kestim. Sert olması çin kartona yapıştırdı. Pvc(laminasyon) yada yapışkanlı asetat kağıdı ile kaplanabilir ama benim elimde o an yoktu ikiside  bende koli bandı ile kapladım:-)

Kutudan oyuncak yapımı

 
Kızıma aldığımız oyuncağın kutusunu atmamıştım. bundan ne yapabilirim diye düşünürken böle bişi çıktı ortaya :-)
Fena da olmadı hani. Baya oynadı evirdi çevirdi. Daha desteksiz oturamıyordu bile ama o koca kuyuyu kaldırmaya çalışıyordu :-) Kartondan şekiller yapıp  üzerine keçe yapıştırdım, ortalarından ip geçirerek kutuya bağladım. Diğer sütunda ise :-) tuvalet kâğıdı rulosunu kapladım ve kapakları birbirine bantlayıp içine boncuk koydum çevirdikçe ses çıkarıyor.
Hepsine dokundu salladı keşfetmeye çalıştı, buda böyle bi oyuncak oldu :)

Farklı kumaşlara dokunuyoruz (sensory fabric)

Duyulara hitap eden her şey bebeklik döneminde çok önemlidir, çünkü bebekler dünyayı duyularıyla öğrenirler.Sert, yumuşak, pütürlü, kaygan...Ne kadar çok şeye dokunurlarsa beyinleri o kadar çok şeyi kodlar ve öğrenir. Bu yüzden ben kızıma değişik ne görsem hemen dokundururum. Hissetsin diye.. Gerçi benim kızım çok ürkek hep korka korka dokunuyo :-) Dışarı çıktığımızda ellemediğimiz ağaç gövdesi, taş, direk kalmıyor ne görüyorsak dokunuyoruz. Evde de aynı şekilde yürüyemiyoruz daha ama evde en yüksek yerden tutunda dip köşe her yerde parmak izimiz vardır :-)
         Bu etkinliğimizde de aynı amaçla farklı kumaşlara dokunuyoruz. Artık materyal topladığım kutularımın kumaş bölümünden anca bu kadar çeşit kumaş çıktı. Burada saten, tül, polar, keçe, parlak kumaş, deri, sert, yumuşak, düz ve desenli kumaşlar var. Hepsini elledik. Daha sonra bu kumaşları kızımın bacaklarına da dokundurdum onlarda hissetsin diye, belki hislerinin kuvvetlenmesinde yardımcı olur...
       İleride bu kumaşları eşleştirme yaparken de kullanabiliriz. Onlarıda değişik şekillerde keserek yapboz oluşturabiliriz. Şuan erken, ben saklıyorum bu kumaşları, ilerde o etkinliğimizi de paylaşırız inşallah.